ABD Yüksek Mahkemesi üyeleri, IŞİD üyelerinin İstanbul’daki cümbüş merkezi Reina’da ve Fransa’nın başşehri Paris’te gerçekleştirdiği akınlar sonrası Twitter ve Google’a açılan davalarda, internet şirketleri lehine karar verdi.
AA’nın haberine nazaran, Yüksek Mahkeme’nin dokuz üyesi, kelam konusu davalarla ilgili Bağlantı Ahlakı Maddesi’nin 230’uncu hususundaki içeriğin, emsal durumlarda internet şirketlerini yükümlülükten koruduğunu oy birliğiyle kabul etti.
SOSYAL MEDYA ŞİRKETLERİNE ‘YARDIM VE YATAKLIK’ SUÇLAMASI
Yüksek Mahkeme Yargıcı Clarence Thomas, Ortaköy’deki cümbüş merkezinde 2017 yılbaşı gecesi gerçekleştirilen taarruzda hayatını kaybeden Nawras Alassaf’ın akrabalarının Twitter’a açtığı davanın, ‘sosyal medya şirketinin taarruzun gerçekleşmesine yardım ve yataklık ettiğini makul bir halde tez etmekten çok uzak’ olduğunu belirtti.
Mahkeme kararında, ‘internet şirketlerinin kullanıcılara içerik sağlayarak hizmet ettiği bir ortamda, üçüncü şahısların yaptığı hareketlerden sorumlu tutulamayacağı’ kaydedildi.
2017’de IŞİD ile kontaklı bir saldırganın, İstanbul Reina’da Nawras Alassaf ve başka 38 kişiyi öldürmesinin akabinde Alassaf’ın ailesi, Twitter’a ve öbür teknoloji platformlarına, ‘onları terörist kümeye karşı gereğince yaptırım uygulamamakla’ suçlayarak dava açmıştı.
GOOGLE DAVASI DA REDDEDİLDİ
ABD Yüksek Mahkemesi, Fransa’nın başşehri Paris’te 2015’te IŞİD atağında hayatını kaybeden ABD vatandaşı Nohemi Gonzales’in ailesi tarafından ‘YouTube’da kelam konusu terör örgütünün görüntülerini önerdiği’ savıyla Google’a açtığı dava hakkında da Bağlantı Ahlakı Maddesi’nin 230’uncu kısmı kapsamında kıymetlendirerek davacıları haksız buldu.
‘KARARLAR, TABİR ÖZGÜRLÜĞÜ İÇİN BÜYÜK KAZANÇ’
Twitter ve Google’ı temsil eden bir teknoloji ticaret kümesi olan NetChoice’nin Dava Merkezi Yöneticisi Chris Marchese, yaptığı yazılı açıklamada, bu kararın, ‘internette söz özgürlüğü için büyük bir kazanç’ olduğunu söyledi. Chris Marchese, “İnternete her gün eklenen milyarlarca içerikle, içerik kontrolü, kullanıcıların güvenliğini ve internetin çalışmasını sağlamak için kusurlu fakat hayati bir araçtır. Yüksek Mahkemenin kararları, 230’uncu unsura sadık kalarak çevrim içi söz özgürlüğünü koruyor” dedi.
Google avukatları, daha evvelki duruşmalarda, internet şirketlerinin, üçüncü şahıslarca yayınlanan içeriklerden sorumlu tutulmasını önlemek için 1996’da yürürlüğe giren İrtibat Ahlakı Maddesi’nin 230’uncu unsurunun şirketi tüm argümanlardan koruduğunu savunmuştu.